AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) yaşanan son olaylarla ilgili olarak yaptığı açıklamada, "Mecliste eşkıyalık kabul edilemez. Bu tür provokatif davranışlar demokratik düzeni tehdit eder ve hiçbir şekilde hoş görülemez" dedi. Çelik, TBMM’de gerçekleşen oturum sırasında bazı milletvekillerinin sergilediği tutumu eleştirerek, demokrasinin kalbi olan meclisin düzenini ve saygınlığını bozacak hareketlerin derhal son bulması gerektiğini vurguladı.
Ömer Çelik, yaptığı basın açıklamasında, meclisin milletin iradesini temsil eden kutsal bir yer olduğunu ve bu çatı altında yapılacak her türlü hareketin büyük bir sorumluluk gerektirdiğini ifade etti. "Mecliste millet adına kararlar alınıyor ve burada yapılan her tartışma, alınan her karar milletin geleceğini etkiliyor. Bu nedenle, mecliste kimsenin kaba kuvvet, tehdit veya provokasyon yolu ile düzeni bozmaya hakkı yoktur" şeklinde konuştu. Çelik, CHP milletvekillerinin kürsü işgali ve meclis oturumlarını sabote etmeye yönelik eylemlerinin, meclisin saygınlığına ve demokratik sürece zarar verdiğini belirtti.
Özellikle son günlerde TBMM’de yaşanan tartışmalı olaylar, kamuoyunun da gündemine oturdu. CHP'li bazı milletvekillerinin, hükümet politikalarına ve tartışmalı yasa tasarılarına karşı gerçekleştirdiği protesto eylemleri mecliste gergin anlara neden olmuştu. Ömer Çelik, bu olayları "eşkıyalık" olarak nitelendirerek, meclisin demokrasinin kalbi olduğunu ve bu tip hareketlerin demokrasiyi baltalamaktan başka bir şeye yaramadığını söyledi. "Mecliste herkesin özgürce fikirlerini ifade etme hakkı var, ancak bu hakkın zorbalığa dönüşmesine izin veremeyiz" ifadelerini kullandı.
Ömer Çelik ayrıca, mecliste saygı çerçevesinde yapılacak her türlü tartışmanın demokratik sürecin bir parçası olduğunu, ancak bu sınırların zorbalık veya provokasyon ile aşılmasının kabul edilemez olduğunu belirtti. "Meclis çatısı altında her milletvekilinin söz hakkı vardır ve bu hak anayasal bir güvencedir. Ancak bu hakkın şiddet veya düzensizlik çıkarmak amacıyla kullanılması, millet iradesine saygısızlıktır ve en sert şekilde kınanmalıdır" diye ekledi. Çelik, bu tür davranışların Türkiye’nin uluslararası arenadaki demokratik imajına da zarar verebileceğini ifade etti.
Ömer Çelik'in bu açıklamalarına CHP'den ise yanıt gecikmedi. CHP sözcüsü, "Mecliste yaşanan olaylar bizim demokratik haklarımızı kullanma çabamızdı. Hükümetin dayatmacı politikalarına karşı, millet adına bir tepki gösterdik ve bu tepki, demokratik bir protesto olarak değerlendirilmelidir" dedi. CHP yetkilileri, mecliste yapılan eylemlerin demokratik sınırlar içinde kaldığını ve halkın sesini duyurmak adına yapıldığını savunuyor.
Mecliste yaşanan bu gerginlik, kamuoyunda da farklı tepkilere neden oldu. Bazı vatandaşlar, CHP’nin protestolarının meşru bir tepki olduğunu savunurken, diğer bir kesim ise bu tür hareketlerin meclisin itibarını zedelediği ve demokratik işleyişe zarar verdiği görüşünü dile getirdi. Sosyal medyada bu konu geniş yankı bulurken, meclisin demokratik düzenini korumanın tüm milletvekillerinin ortak sorumluluğu olduğu yönünde görüşler öne çıktı.
Ömer Çelik'in açıklamaları, mecliste düzenin korunması ve demokratik sürecin saygı çerçevesinde ilerlemesi gerektiği mesajını güçlü bir şekilde verdi. Türkiye’nin içinde bulunduğu bu hassas süreçte, mecliste yaşanan gerginliklerin ve provokasyonların daha fazla büyümemesi, demokrasinin sağlıklı bir şekilde işlemesi açısından kritik önem taşıyor. Ömer Çelik, mecliste huzurun sağlanması için gerekli tedbirlerin alınacağını ve bu tür hareketlerin tekrarlanmaması adına önlemler alınacağını belirterek sözlerini noktaladı.