2023 yılı, tarım sektöründe fevkalade zorlu bir dönemin başlangıcını simgeliyor. Özellikle ülkemizin bazı bölgelerinde yaşanan aşırı soğuk hava koşulları, çiftçileri büyük bir hayal kırıklığına uğrattı. Yüzyılın don olayı olarak adlandırılan bu durumu, tarım uzmanları ve çiftçiler en az beklenen bekleyişle karşılıksız bıraktı. Birçok meyve ve sebze, bu beklenmedik don olayından olumsuz etkilenirken, sadece bir elma ağaçlarının meyve vermesi, ancak onun da çürük çıkması çiftçilerin moralini yeterince düşürdü.
Yüzyılın don olayı olarak halk arasında bilinen bu doğa olayı, çeşitli meteorolojik faktörlerin bir araya gelmesiyle meydana geldi. Uzmanlar, bu aşırı düşüşte dünya genelindeki iklim değişikliğinin rol oynamış olabileceğini, ancak yerel hava sistemlerinin de sürecin şekillenmesindeki etkisinin göz ardı edilmemesi gerektiğini belirtiyorlar. Geçtiğimiz aylarda görülen aşırı sıcaklar, meyve ağaçlarının tomurcuklarını erken açmasına neden olurken, bu durum ani bir soğuk hava dalgasıyla birleşince bahar aylarındaki tüm tarım ürünleri büyük bir tehdit altına girdi.
Bir ürünün yetişmesi için uygun iklim koşullarının sağlanması lazımdır. Ancak, bu yılki don olayı zamanında konuşlanmış soğuk hava dalgalarının etkisiyle, birçok tarım ürünü hayal kırıklığı yaratan bir şekilde geri döndü. Çiftçiler, tarım sezonunun başlarında büyük umutlarla bahçelerini hazırlamış, ancak şimdi ellerinde sadece yürek burkan birer hatıra kalmış durumda. Özellikle elma ağaçları, bu hava şartlarını en az zarar görecek şekilde atlatmaları beklenirken, sonunda sadece bir elma yetişebilmesi bu olaya damga vurdu. Üstelik yetişen bu elma, ne yazık ki çürük çıkmasıyla beraber tüm tarım camiasının umudunu tam anlamıyla söndürebildi.
Yüzyılın don olayı sonrası, çiftçilerin içinde bulundukları durum oldukça iç karartıcı. Geçmişte, taze meyve ve sebze yetiştirirken, artık sadece zarar gören ağaçların kalıntılarıyla yüz yüze geliyorlar. Tarımsal üretim kayıpları, çiftçilerin yanı sıra ekonomiye de ciddi bir darbe vuruyor. Çiftçiler, bu durumu telafi etmek için çeşitli hükümet yetkililerinden ve tarım danışmanlarından destek arayışına girdiler. birçok çiftçi, maddi sıkıntı çektiği için hala borçlarını ödemeye çalışırken, bir an önce bu sürecin atlatılması gerektiğinin farkında.
Uzmanlar, yüzyılın bu don olayının, gelecekte ne tür iklim olaylarına neden olabileceğini de vurguluyor. Çiftçiler, bir sonraki sezon için yeni stratejiler geliştirmek zorunda. Alternatif meyve türlerinin ekilmesi veya seracılık gibi daha korumalı yöntemlerin devreye girmesi önerildi. Ancak bu tür çözümler, çiftçilerin mevcut ekonomik durumları göz önüne alındığında uygulanabilir görünmüyor. Çiftçiler, hem maddi hem de fiziksel olarak bu tür değişiklikleri yapmak için yeterli kaynaklara sahip olamayabiliyorlar. Ek olarak, iklim değişikliği sebebiyle yaşanan yeni don olayları tekrar kendini gösterebilir ve bu da gelecekteki üretimi karmaşık bir hale getirebilir.
Sonuç olarak, bu yıl yaşanan yüzyılın don olayı tarım sektöründe büyük kayıplara yol açmış, bir tek çürük elma bu onun en somut örneği olmuştur. Çiftçiler, yaşadıkları bu olumsuz durumdan ders çıkararak, gelecek için daha iyi bir tarım politikası ve stratejisi geliştirmek zorundalar. Gelecek yıllarda yaşanacak iklim olaylarının etkilerini bertaraf etmek için alınacak yeni önlemlerin kaçınılmaz olduğu aşikar.
